![]() | |
---|---|
İdarî Teşkilat | |
Vali: | Orhan Düzgün |
İstatistikler | |
Nüfus (2010) | 719.183[1] |
― Şehir nüfusu | 404.390 |
― Köy nüfusu | 314.793 |
Yüzölçümü | 5894 km² |
Nüfus yoğunluğu | 121.38 kişi/km² |
Genel bilgiler | |
Bölge | Karadeniz Bölgesi |
Alan kodu | 0452 |
Valilik Web sitesi | Ordu Valiliği |
Ordu, Türkiye Cumhuriyeti'nin Karadeniz Bölgesi'nin Dogu Karadeniz Bölümü'nde yer alan bir ildir.
Tarih
Kuruluş Yılı:: 1920Nüfusu: 719.183 (2010) (İl Merkezi Nüfusu:135.878)
Yüz ölçümü: 5.963 km²
Belediye Sayısı: 72
Köy Sayısı: 496
1963 1964 yıllarında Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi Prehistorya Tarihi Kürsüsü Prof.I.Kılıç KÖKTEN'in Orduda yaptığı arkeolojik kazı ve tetkiklere göre Ordu İli'nde yerleşmeye ve medeniyet eserlerinin verilmesine M. Ö. 1 5 bin yıllarında başlanmıştır. Yine en eski yerleşme sahalarından biri de Mesudiye ilçesidir. Bu ilçe de Prehistorya ve daha sonraki eski tunç devrine ait bir çok buluntular ele geçmiştir. Bölgede dolayısıyla HİTİT ve FRİGLER'inde hakimiyeti görülmektedir.
Ordu şehrinde ilk yerleşme M.Ö.VIII. yüzyılında Niletli Kolonistlerce başlatılmıştır. Niletli Kolonistlerce Kotyora (Cotyora) ismi ile kurulan ilk şehrin yeri bugün bilinmemektedir. Ordu toprakları Nedler ve Perslerin yaşantısına da sahne olmuştur.M.Ö.400 yıllarında 10 binlerin Ric'atı sırasında Ordu'nun antik şehre gelişi ve meşhur Ksenefon'un nutuklarına sahne oluşu önemli bir olaydır.Helenistik, Roma, Bizanslıların hüküm sürdüğü Cotyora zamanla önemini ve canlılığını yitirmeye başlamıştır. O Tarihlerden sonra Kipçak/kuman,Selçuklu Türkleri (Ayazoğulları,Danişmentliler,Hacı Emiroğulları) Tarafından Osmanlıların hakimiyeti altına geçen.Ordu İli Cotyora'dan sonra 14. yüzyıl ortalarına doğru şehrin 4 km güneyinde bugünkü Eskipazar'da Bayramlı adıyla kuruldu. Bayramlı kasabası 18. yüzyıl başlarında eski canlılığını kaybedince batıda bucak adıyla yeni bir ilçe merkezi doğdu. Bucak adı 1869-1870'de (ORDU) adına çevrildi. Bu yeni ilçe merkezine Bolaman, Perşembe, Ulubey, Hansamana (Gölköy) ve Aybastı bucakları bağlı idi.
Ordu ilçesi 1 920 yılına kadar Trabzon Vilayetine bağlı bir kaza merkezi iken 17 Nisan 1920 tarih ve 69 sayılı "Ordu Müstakil Livası Teşkiline Dair Kanunla" merkezi Ordu olmak üzere Canik Sancağına bağlı olan Fatsa kazası da Ordu'ya bağlanmış ve müstakil Ordu Livası teşkil edilmiştir. 1 923 yılında Sancak adı Vilayet olarak değiştirilerek bugünkü mülki taksimata Ordu Vilayeti olarak yerini almış bulunmaktadır. Bugün bilindiği gibi 18 ilçesi 5 bucağı 65 belediyesi 505 köyü ve 327 mahallesi bulunmaktadır.Doğu karadeniz bölgesinin eşsiz doğa güzelliklerini sinesinde toplayan Ordu İlimizin İlçeleri; Akkuş, Aybastı, Çamaş, Çatalpınar, Çaybaşı, Fatsa, Gölköy, Gülyalı, Gürgentepe, İkizce, Kabadüz, Kabataş, Korgan, Kumru, Mesudiye, Perşembe, Ulubey ve Ünye'dir. Doğal güzellikleri ile geleceğin turizm cenneti olmaya aday bir yapısı vardır. Yaylaları,tarihi eserleri(Habsamana Kalesi,52 basamaklı su sarnıcı,Tarihi hamam) ve gölleri ile ünlü Gölköy ilçesi, görülmeye değer yerlerin başında gelmektedir. Özellikle Cihadiye Köyü yayla meraklılarının son yıllardaki en önemli uğrak yeri olmuştur.
HİTİT TABLETLERİNE GÖRE
İ.Ö.17.yüzyılda Ordu, Kaşkaların ülkesi ve Hitit hakimiyetinde idi.( İ.Ö.1700-1200) Hititlerden sonra bölgeye Frigler ( İ.Ö.1200-670) sonra da Kimmerler hakim oldu. ( İ.Ö.676-546) Yunan Tarihçi Ksenophon (M.Ö.431 ) " Onbinlerin Dönüşü" adlı eserinde Ordu yöresinin yerli halkı olarak Mossinoikler, Khalibler ve Tibarenler'den bahseder.
Asurlu bir halk olan Tibarenler, Çarşamba-Ordu arasında yaşıyorlardı. Giresun- Ordu arasında yaşayan Khalibler, daha sonra batıya doğru demir madeninin bol olduğu Tibaren ülkesine yayıldılar; merkezleri Ünye olmuştur.
Kimmerler döneminde Miletoslular yörenin kıyı kesiminde ticaret kolonileri kurdular. Kimmerler'den sonra hakimiyet Med ve Perslerin ( M.Ö. 547-334) eline geçti.Pers hakimiyetine Makedonyalı İskender son verdi.Bundan sonra bölge 50 yıl kadar yerli aşiret reisleri tarafından yönetildi. İ.Ö.280'de İran kökenli yerli krallardan Mithridates'in kurduğu Pontus krallığının İ.Ö.280 - İ.S.63 tarihleri arasında üç buçuk asırlık ömür sürmüştür ama hakkında ayrıntılı bilgi yoktur. Vl. Mithridates'in oğlu Pharnakes'in bu bölgeye hakim olduğu ve adından dolayı buralara Pharnakia dendiği biliniyor.Bu kral 25 yıl Romalılara direndi ve sonunda teslim oldu. Böylece Pontus kıyıları Roma ve Bizans hakimiyetine geçti.
Bölgenin etnik yapısını değiştiren asıl olgu, bu siyasi olaylar değil, M.S.324 yılında bölgede hristiyanlığın yayılması, yerli halkların hristiyanlaştırılması ve Yunan dilini öğrenmeye başlamışlardır.
Latinlerin Bizans'n başkenti Konstantinopolis ( İstanbul)'i 1204 yılında ele geçirmesi üzerine , Komnenos ailesinden Aleksios ve David, Gürcülerin de yardımıyla Trabzon Devleti'ni ‘ 1204-1461) kurdu. Bu devleti Fatih Sultan Mehmed ortadan kaldırdı. Fakat Ordu ve Yöresi Osmanlılar tarafından değil, 1270' lerden 1380'lere kadar uzanan uzun bir süreç içinde diğer TÜRK Gruplarının Özellikle Hacı Emiroğullarının mücadeleleri sonucunda fethedildi.XII.yüzyıl başında, Karadeniz'in Samsun'dan Rize'ye ve canik dağları zirvesinden sahile uzanan bölgesinde Trabzon Devleti ( 1204 – 1461) vardı. İstanbul Latinlerin elindeydi. Batı Anadolu'da İznik Devleti kurulmuştu. Bunlar dışında bütün Anadolu Selçuklular tarafından XI. Yüzyıldan buyana Türk iskanına açılmış ve burada güçlü bir Müslüman Türk medeniyeti kurulmuştu. Sinop'tan Karadeniz'e açılan Selçuklu Devleti şüphesiz Trabzon'u tehdit ediyordu.
1223' te Selçuklular tarafından gerçekleştirilen Trabzon seferi, sonuç vermedi. Bununla birlikte, Trabzon Devleti genel olarak Selçuklulara bağımlı idi. Ne var ki, iki devlet arasındaki barış içinde devam eden yaşama süreci, ancak 1243 yılında Anadolu'nun İlhanlılar tarafından istilasına kadar devam etmiştir.
Anadolu'daki Moğol hakimiyeti kısa sürdü, fakat bölge yapısında büyük değişmelere yol açmıştır. Bu değişmenin en önemli sebebi, Moğol istilasıyla birlikte çok sayıda Türk aşiretinin XI. Yüzyılda olduğu gibi, Anadolu'ya göç etmiş olmasıydı.
İlhanlılar bu aşireti kontrol altına almakta zorlandı. Zaten son İlhanlı valileri de merkeze karşı isyan ettiler. İşte bu iki sebeple, XIII. yüzyılın ikinci yarısında ve XIV. Yüzyılın başlarında Anadolu'da bir çok Türk Beyliği kuruldu.
Bu beyliklerden Trabzon Devleti'ne sınırdaş olanlar arasında Sivas'ta Eratnalıların yerine geçen Kadı Burhaneddin Devleti,Ayazma Beyliği(Ayazoğulları),Bayburt ve Erzincan Beyleri, merkezi Milas (Mesudiye)olan Hacı Emiroğulları Beyliği ve merkezi Niksar olan Taceddinoğulları Beyliği vardı.Trabzonlular, bu devlet ve halklarla ve yine Doğu Anadolu'da bir Türk konfederasyonu olan Akkoyunlularla ilişki içindeydiler.
Ordu ve çevresinin Türkler tarafından fethedildiği XIV. Yüzyılda, Trabzon Devleti'nin çevresindeki Türk Beylikleriyle ilişkileri hakkındaki araştırmaları bulunan Trabzon saray tarihçisi Panaretos'un Kronik'i ile Kadı Burhaneddin'in yakını olan Aziz b.Erdeşir-i Esterabadi'nin Bezm u Remz adlı eserleri; Ordu tarihi hakkında bize bilgi veren nadir eserlerdir.
Bu kaynaklardaki verilere göre, Trabzon İmparatorluğu'nun XIV. yüzyıl boyunca Türklerle sürekli çatışma halinde olduğunu, yüzyılın ilk yarısında karşılıklı baskınlarla devam eden ilişkilerin, daha sonraki dönemde Trabzon İmparatorunun kızlarını Türk Beyleriyle evlendirmek suretiyle akrabalık ilişkilerini geliştirip barış ortamı yaratmaya çalıştıklarını, bununla birlikte baskın ve çatışmaların yine de devam ettiği görülmektedir.
1276'da Karamanlı Mehmed Bey'in Konya üzerine yürümesini fırsat bilen Trabzon İmparatoru, 1277' de denizden Sinop'a saldırmış, ancak Çepniler tarafından bozguna uğratılmıştır, bunun üzerine bazı Türk grupları Samsun sahil şeridini takiben doğuya doğru ilerlemişler; Karadeniz dağlarında yayla yapan Türk grupları ise, Harşit Deresi, Aksu,Melet Suyu, Bolaman Deresi ve benzeri vadilerden sahile doğru inmeye başlamışlardır.Yaylalardan sahile uzanan mesafe 70- 80 km civarındadır.Bu kadar kısa bir mesafe, muhtemelen arazinin dağlık olması sebebiyle, ancak 120 yıllık bir zaman dilimi içinde fethedilebilmiştir.1297-1380 yılları arasındaki 20 civarandaki çatışma, Panaretos'un Günlüğü'nde anlatılmaktadır.İşte bu çatışmalarla Hacıemiroğulları Beylerinden Bayram ve Süleyman Beyler, 1396 yılında Orta Karadeniz Bölgesini bir daha geri dönmemek üzere fethetmişlerdir. Türkler bölgeye bütün varlıklarıyla, aileleriyle birlikte yerleşmişler, toplu bir iskan politikası uygulayarak kendi düzenlerini kurmuşlardır.
Fatih Sultan Mehmet tarafından 1455 yılında yaptırılan ve Türk Tarih Kurumu tarafından yayımlanan bu Tahrir Defterine göre Ordu yöresinin resmi adı, Vilayet-i Canik Bayramlu me'a İskefsir ve Milas'tır. Bu adlar Bölükler biçiminde örgütlenen bir Ordu'nun, Ordu yöresini tuttuğunu ve iskan ettiğini açıkça göstermektedir.
Ordu Bölgesi Hacı Emiroğulları tarafından kesin olarak 1390'larda, yani 1455 yılı tahririnden 65 yıl önce feth ve iskan edilmiştir. İşte bu bölükler, askeri birlikler tarzında örgütlenerek bölgeyi feth ettikten sonra buralara yerleşen boy ve oymaklardır. Her bölüğün yerleştiği kısım bir idari birim olmuş ve fetih sırasında başlarında bulunan kişinin adı idari birime ad olarak verilmiştir. Mesela; Bucak Bedir(lü),Ebulhayr Kethüda, Alibeğece, Fidaverende gibi.
İdari birim adları arasında, şahıs adları dışında altı ad vardır. Bunlardan biri, Ordu bi ismi Alevi'dir.Bu, Hacı emiroğulları ailesinin mensup olduğu cema'atin adıdır. Bunlar da ayrı bir bölük oluşturmaktadır. Bu ad aslında, Türklerin devlet merkezini Ordu olaak adlandırması geleneğinden gelmektedir.Taceddinoğulları Beyliğinin merkezi olan ve bugün hala Çarşamba'nın güneyinde varlığını koruyan köyün adı ORDU'dur. Diğerleri Elmalu, Kıruk-ili, Milas( Mesudiye), Hafsamana ( Gölköy) ve Bolaman'dır.
Ordu yöresinin fethi, profesyonel orduların bir ülkeyi veya bölgeyi fethine benzemez çünkü asker nitelikli değil aile fertlerinin katılımıyla gerçekleştirilmiştir.Yurt olarak benimsenmiştir.Selçuklular döneminde, Anadolu'nun büyük bir bölümünde uygulanan ve bu ülkedeki nüfus ve kültür yapısının temelini oluşturan fetih ve iskan biçimidir (Prof. Dr. Bahaeddin YEDİYILDIZ)
Komşuları
Ordu ili, doğusunda Giresun, batısında Samsun, güneyinde Sivas ve Tokat illeri ile komşu şehirdir.Coğrafya
Ordu il merkezi 41° kuzey paraleli ve 37° ve 38° doğu meridyenleri arasında, Karadeniz Bölgesi'nin, Dogu Karadeniz bölümünde yer almaktadır. İlin kuzeyini Kuzey Anadolu dağlarının kıyı sıraları kaplamaktadır. Kıyılara yakın tepelerle başlayan bu dağlar içeri doğru gitikce yükselir. Ordu, Giresun ve Sivas ilinin birbirlerine komşu olduğu kesimde 3.000 m yi bulmaktadır.Ordu ili ve Giresun aynı il gibilerdir.İlin en yüksek tepesi giresun sınırına yakın olan aşut obasındaki gönderiç tepesi'dir.İklim
Şehirde Karadeniz iklimi görülmektedir. Ancak arkadan geçen dağ yükseltilerinin azalmasıyla kışın soğuk günlerin sayısı bir iki günle sınırlıdır. İlin iç kesimdeki ilçelerine yükseltinin artmasıyla beraber soğuk buralarda daha şiddetlidir. Kışın iç kesimlerdeki ilçelerde 6ay boyunca kar yağar. Özellikle merkez yaylalarına çok kar yağmakla beraber çokta soğuk olmaktadır. Bunlara Çambaşı yaylası Beşiktaşı yaylası ve Sarı obası yaylası örnek olarak gösterilir kar buralarda mayıs ayına kadar erimez.İlçeler
![]() |
Ekonomi
Sanayi
Ordu da sanayi çok gelişmemiştir. Ama Türkiye nin 3 önemli fabrikası Ordudadır: 1-Sağra Çikolata Fabrikası Dünyaya dağıtılan SARELLE, TADELLE, GOL, GOFY ve SAĞRA'dır. 2-Çamsan Laminat Parke 3-Altaş Yağ Sanayi AŞ - Çotanak markalı fındık, mısır, kanola, ayçiçek, soya ve ideal yağı üretilmektedir. Fabrika ayrıca temizlik ürünleri de üretmektedir.Bunların yanı sıra çok şekilde fındık fabrikası beton şirketleri vb gibi birçok küçük fabrika vardır.Ordu ili fındık,çikolata,fındık yağ gibi besin gruplarında fazla gelişmiştir.Bunlarla gelirde sağlamaktadır.Boztepe
Boztepe, Bir tarafında Ordu manzarası bir tarafında uçsuz bucaksız Karadeniz manzarasına sahip, bir tarafında yemyeşil tepelere hakim ziyaret edenleri büyüleyen bir yerdir. Her yıl binlerce Turist ağırlar. Boztepe özellikle yaz aylarında insanlar sırf manzara için bu tepeye çıkarlar.Boztepe'de yiyecek içecek gibi ihtiyaçlarınızı karşılayacak Restaurant vs bulunmakta ayrıca çam ormnaları arasında Piknik alanı mevcuttur. Kış aylarında ise saçlarına beyaz düşer Boztepe'nin kar yağar ve beyaz yeşil ile dans eder.
Boztepe'de artık Yamaç paraşütü gibi aktiviteler yapılmaktadır. Yakın tarihte Turizm açısından çok güzel yerlere geleğine inanılıyor.
Ulugöl
Gölköy ilçesi Süleymaniye ve Haruniye köyü sınırları içinde kalan göldür.Yörenin en güzel yerlerindendir.Yazları burada şenlikler düzenlenir.Kültür ve sanat
İlde bir çok Tiyatro ve sinema bulunmakta ve düzenli kültürel etkinlikler düzenlenmektedir. Ordu her ne kadar coğrafya kitaplarında Orta ve Doğu Karadeniz bölgelerinde toprağı olan ve her iki bölgeye ait bir il olarak geçmekteyse de hemen hemen bütün kültürel özellikleriyle Doğu Karadeniz Bölgesi'ne ait bir ildir.İlde Türkmen/Çepni kültürü hakimdir.Ordu halk müziği ve geleneksel halk oyunları çevre illerle benzerlikler göstermektedir. Bağlama ,kemençe, davul-zurna,davul-klarnet(yöresel tabirle gırnata) gibi çalgıların birarada kullanıldığı yörede oyunlar ilçeden ilçeye değişmekle birlikte karşılama ve horon ağırlıklıdır.
Klarnet yani gırnata çalgısı davul ile birlikte daha çok Vona(Perşembe), Ordu Merkez, Gülyalı, Kabadüz, Ulubey ilçelerinde daha çok Ordu Karşılaması, Giresun Karşılaması, Giresun Sallaması, Gürcü Horonu, Perşembe Erkek Horonu, Sarhoş Karşılaması gibi oyunlara eşlik etmektedir. Kültürel özellikler açısından Ordu ve ilçeleri benzer özellikler gösterse de pek çok farklılıklar da içermektedir.
Horon daha çok kıyı ilçelerinin ve Ordu Merkez ilçenin güneyinde kalan Ulubey, Kabadüz, Gürgentepe, Gölköy, Mesudiye ilçelerinin halk oyunudur. Kıyı ilçeleri olarak da Ünye'nin bazı köyleri, Fatsa, Vona(Perşembe), Gülyalı ilçelerinde icra edilir. Karşılama oyunları Ordu ilinde en çok oynanan oyun türlerinden biridir. Bu oyunda da daha çok Bolaman,Vona(Perşembe),Ordu Merkez, Gülyalı, Kabadüz, Ulubey, Gürgentepe, Gölköy, Mesudiye(Kısmen) ilçelerinde çokca icra edilir. Karşılama ad olarak Ordu Karşılaması olarak bilinir ve figürleri Giresun Karşılaması'ndan farklıdır. Ancak yörede Giresun Karşılaması da icra edilmektedir. Karşılama müzikleri genellikle Giresun ile aynı özelliklere sahiptir. Ordu'da Oy Gemici Gemici, Fındık Toplayan Kızlar, Bağlamam Perde Perde gibi türkülerle karşılama oyunları bolca icra edilir.
Yöre Ordu-Giresun ağzının etkilediği bölge içerisindedir. Ünye-Beşikdüzü (Vilayati Çepni) arasında kullanılan ağız ortak bir ağızdır. Bu ağız Trabzon ve Rize ağızlarıyla karıştırılmamalıdır.Ordu'yu görmeden ölmeyiniz.
Müzeler
Paşaoğlu Konağı Etnografya Müzesi,Paşa Konagı Müzesi.Gerek bitki örtüsü gerek insanıyla görülmesi gereken bir ilimizdir..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder